Kritisizm Nedir? 11. Sınıf Perspektifinden Geleceğe Dair Vizyoner Bir Bakış Günümüz eğitim sisteminde, her konunun temelini anlayabilmek, onun gelecekteki etkilerini doğru bir şekilde analiz etmek, öğrencilere farklı bakış açıları kazandırmak açısından son derece önemli. Peki, kritik düşünme, analiz yapabilme ve sorgulama yetisi geliştiren bir yaklaşım olan kritisizm, 11. sınıf öğrencilerinin eğitsel yolculuğunda ne gibi bir rol oynar? Bu yazıyı yazarken, hem bugün hem de gelecekte bu konunun nasıl şekilleneceği hakkında bir beyin fırtınası yapmayı umuyorum. Kritisizm ve Eğitimdeki Yeri Kritisizm, felsefi bir akım olarak, düşünceleri, ideolojileri ve toplumsal yapıların temellerini sorgulamak üzerine yoğunlaşır. 11. sınıf öğrencileri için, bu düşünsel yaklaşım,…
Yorum BırakKüresel Hikaye Günlüğü Yazılar
Işaret Fişeği Tabancası Nedir? Toplumsal Bir Bakış Açısı Giriş: Toplumsal Yapıların ve Bireylerin Etkileşimi Bir araştırmacı olarak, toplumsal yapıların bireylerin yaşamlarına nasıl yön verdiğini anlamaya çalışırken, bazen gündelik nesnelerin bile derin anlamlar taşıyabileceğini fark ediyorum. Işaret fişeği tabancası, belki de çoğumuzun sadece bir güvenlik aracı ya da etkinliklerde kullanılan basit bir araç olarak gördüğü bir nesne. Ancak, bu küçük alet, aslında çok daha derin bir toplumsal bağlamı yansıtır. Toplumların yapılarına ve bireylerin bu yapılar içindeki rollerine bakarken, bazen görünmeyen normlar ve kültürel pratikler ön plana çıkar. Işaret fişeği tabancası gibi araçlar, sadece fiziksel işlevlerini yerine getirmekle kalmaz; aynı zamanda toplumsal…
Yorum Bırakİş Hanı Nasıl Yazılır? Ekonomik Perspektiften Bir Değerlendirme Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları Ekonomi, sınırlı kaynakların nasıl dağıtılacağını belirleyen bilim dalıdır. Bir ekonomist için her karar, bir tercih meselesidir. Her seçim, kaynakların nasıl kullanılacağı ve bu kaynakların nasıl daha verimli hale getirileceğiyle ilgilidir. Bu bağlamda, “iş hanı” inşa etme kararı da bir ekonomik tercih olarak görülebilir. İş hanı, bir iş yerinin verimli şekilde işlemesi için gerekli fiziksel altyapıyı sunarken, yatırımcıların ve kiracılarının kararlarını etkileyen dinamikleri de oluşturur. Kaynakların sınırlılığı ve yapılan seçimlerin sonuçları, iş hanı yapımı sürecinde de kendini gösterir. Bir iş hanının inşa edilmesi, sadece malzeme ve iş gücü…
Yorum BırakKral Hangi Dilden Gelir? Farklı Yaklaşımlarla Derinlemesine Bir İnceleme Kral hangi dilden gelir? Bu, sadece dil bilimi ve tarih açısından değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet, kültür ve toplum mühendisliği açısından da ilginç bir soru. Hepimizin kafasında farklı yanıtlar olabilecek bu soruyu, hem erkeklerin objektif bakış açılarıyla hem de kadınların daha duygusal ve toplumsal perspektiflerinden ele alacağız. Peki, kelimenin tam anlamıyla “kral” olmanın yolu hangi dilden geçiyor? Yoksa, krallık sadece bir unvan mı? Gelin, bu karmaşık ve derin soruyu birlikte tartışalım. Erkeklerin Objektif ve Veri Odaklı Bakış Açısı Erkekler genellikle konuları daha çok veri, mantık ve somut gerçeklerle ele alma eğilimindedir.…
Yorum BırakGeçmişin Sesiyle: Tarihçiden Bir Bakış Bir tarihçi olarak, çoğu zaman bir ülkenin bugününü anlamak için onun dil haritasına bakarım. İsviçre de tam olarak bu tür bir ülke: dilleri bir kenara bırakılsa bile – zaten bana göre dillerden de öte birer tarihi katman – dört farklı resmi dil bir arada yaşıyor. Bu çokdilli yapı, bir rastlantı değil; çok katmanlı tarihsel süreçlerin, kültürel dönüşümlerin ve toplumsal kırılma noktalarının bir sonucu. Şimdi birlikte, “İsviçre’de kaç tane resmi dil var?” sorusunu ele alırken, bu dört dilin ortaya çıkışını, anlamını ve bugüne nasıl taşındığını tarihsel bir bakışla inceleyelim. Başlangıçta Karışım: Toprak, Halk ve Diller İsviçre’nin…
Yorum BırakKadınlarda Apandisit Belirtileri Nelerdir? Toplumsal Cinsiyet Perspektifinden Bir Değerlendirme Kadınlarda apandisit belirtileri çoğu zaman geleneksel tariflerden farklılık gösterebilir. Bu durum, sadece fiziksel belirtilerle sınırlı kalmaz; aynı zamanda toplumsal cinsiyet dinamikleri, sağlık sistemindeki eşitsizlikler ve farklı bakım ihtiyaçlarıyla da bağlantılıdır. Apandisit, acil bir durum olmasına rağmen kadınların deneyimlediği belirtiler, genellikle gözden kaçabiliyor. Bugün, bu durumu sadece biyolojik açıdan değil, toplumsal cinsiyet ve çeşitlilik perspektifinden ele alarak kadınların sağlık deneyimlerini daha kapsamlı bir şekilde anlamaya çalışacağız. Kadınların, toplumda genellikle empatik bir rol üstlendiği ve sağlık sorunlarını daha çok duygusal bağlamda ele aldığı bilinir. Erkekler ise genellikle daha çözüm odaklı ve analitik bir…
Yorum BırakIste mi ISDE mi? Geçmişin İzinden Günümüze Bir Bakış Tarihçi olarak geçmişi anlamak, sadece eski olayları kronolojik sırayla sıralamaktan ibaret değildir. Gerçek bir tarihçi, eski zamanlardaki toplumsal yapıların, dilin ve kültürün bugüne nasıl etki ettiğini, kırılma noktalarını ve toplumsal dönüşümleri dikkate alarak analiz yapar. Bugün, üzerinde sıkça düşündüğümüz bir soruya bakacağız: “Iste mi, ISDE mi?” Bu sorunun yalnızca dilsel bir tercihten ibaret olmadığını, aynı zamanda bir toplumsal ve kültürel meselenin parçası olduğunu düşünüyorum. Geçmişin izinden hareketle, bu soruyu sadece kelimelerle değil, tarihsel bağlamda da tartışmak önemli. Geçmişin Dilsel Evrimi ve Kökleri Iste ve ISDE, Türkçe’de sıkça karşılaşılan ve çoğu zaman…
Yorum BırakGüney Kutbu Hangi Ülkeye Ait? Farklı Yaklaşımlarla Bir Tartışma Güney Kutbu, ya da bilinen diğer adıyla Antarktika, dünya üzerindeki en soğuk ve en izole bölge olarak uzun yıllardır merak konusu. Bu bölgeye dair en büyük tartışmalardan biri ise, “Güney Kutbu hangi ülkeye ait?” sorusudur. Hepimizin kafasında bazı netleşmeyen sorular olabilir: Gerçekten bu topraklar bir ülkeye ait mi? Eğer öyleyse hangi ülke bu devasa bölgeyi kontrol ediyor? Ve ya bu bölge tamamen uluslararası bir bölge mi? Hepimizin farklı bakış açılarına sahip olduğunu biliyoruz, öyle değil mi? Erkekler genellikle konuya daha objektif ve veriye dayalı bir şekilde yaklaşırken, kadınlar bu tür tartışmalarda…
Yorum BırakDünyada İlk Kitap Nedir? insanlığın yazılı kültüre geçişini merakla izleyen bir bakış açısıyla başlamak istiyorum: Elimizdeki cep telefonları, tabletler, dijital kitaplıklar bir yana—önce neydi “kitap”? Sayfaları mı sayılıyor, cilti mi, yoksa mesajı mı? Bu sorularla yola çıkalım. “Kitap” Kavramını Bilimsel Olarak Tanımlamak Bilimsel araştırmalar aslında önce “kitap” kelimesinin anlamını sorguluyor. Diamond Sutra gibi basılı bir eser mi yoksa kil tabletlerde yazılı bir metin mi “ilk kitap” sayılır? Örneğin: Yazı, insanlık tarihinde yaklaşık M.Ö. 3200 civarında Sümer’de çivi yazısıyla ortaya çıktı. ([Jagranjosh.com][1]) Ama bu metinler genellikle tekil tabletlerdi, bantlar halinde değil; yani bugünkü anlamda “kitap” sayılması tartışmalı. Modern kitaba daha yakın form…
Yorum BırakGiriş Merhaba arkadaşlar, bugün biraz arka koltukta duran ama merak uyandıran bir meslekle ilgili sohbet edelim: köşe yazarlığı. Yani “o köşede oturup yazı yazan kişi ne kadar maaş alır?” sorusu, sadece rakamların ötesinde kariyerin doğasını da gösteriyor. Gelin birlikte, verileri ve gerçek hikâyeleriyle bu mesleğin ekonomik yüzünü ve bunun hayatlar üzerindeki etkisini keşfedelim. — Köşe Yazarlığının Kazanç Dünyası Güncel Maaş Verileri Türkiye’de bir köşe yazarı için ortalama maaş verileri şöyle: 2025 yılı itibarıyla bir köşe yazarının aylık ortalama maaşı yaklaşık 31.600 TL olarak bildiriliyor. ([Eleman][1]) Bunun yanı sıra en düşük maaş 23.800 TL, en yüksek 44.600 TL olarak da listelenmiş.…
Yorum Bırak